https://dersdunyasi.net/ olarak düzenlediğimiz Cumartesi Derslerinde bu hafta “Nefs-i emmâreme bir sille-i tedip” konusu işlenmektedir. Üstad Bediüzzaman Said Nursi’nin Risale-i Nur Külliyatı’ından Sözler isimli eserinden On Sekizinci Söz Birinci Nokta.

KISA VİDEO
UZUN VİDEO
On Sekizinci Söz
Bu Sözün iki makamı var. İkinci Makamı daha yazılmamıştır. Birinci Makamı Üç Noktadır.
BİRİNCİ NOKTA

لاَ تَحْسَبَنَّ الَّذِينَ يَفْرَحُونَ بِمَۤا اَتَوْا وَيُحِبُّونَ اَنْ يُحْمَدُوا بِمَا لَمْ يَفْعَلُوا فَلاَ تَحْسَبَنَّهُمْ بِمَفَازَةٍ مِنَ الْعَذَابِ وَلَهُمْ عَذَابٌ اَلِيمٌ 1
Nefs-i emmâreme bir sille-i tedip
Ey fahre meftun, şöhrete müptelâ, medhe düşkün, hodbinlikte bîhemtâ, sersem nefsim!
Eğer binler meyve veren incirin menşei olan küçücük bir çekirdeği ve yüz salkım ona takılan üzümün siyah kurucuk çubuğu, bütün o meyveleri, o salkımları kendi hünerleri olduğu ve onlardan istifade edenler o çubuğa, o çekirdeğe medih ve hürmet etmek lâzım olduğu hak bir dâvâ ise, senin dahi sana yüklenen nimetler için fahre, gurura belki bir hakkın var.
Halbuki sen, daim zemme müstehaksın. Zira o çekirdek ve o çubuk gibi değilsin. Senin bir cüz-i ihtiyar ın bulunmakla, o nimetlerin kıymetlerini fahrinle tenkis ediyorsun, gururunla tahrip ediyorsun ve küfranınla iptal ediyorsun ve temellükle gasp ediyorsun.
Senin vazifen fahir değil, şükürdür. Sana lâyık olan şöhret değil, tevazudur, hacâlettir. Senin hakkın medih değil, istiğfardır, nedâmettir. Senin kemâlin hodbinlik değil, hüdâbinliktedir.
Evet, sen, benim cismimde, âlemdeki tabiata benzersin. İkiniz hayrı kabul etmek,
Dipnot-1
“Yaptıkları kötülüklerle sevinen ve yapmadıkları hayırla övülmekten hoşlanan kimseleri, sakın azaptan kurtulurlar zannetme. Onlar için pek acı bir azap vardır.” Âl-i İmrân Sûresi, 3:188.
bîhemtâ: eşsiz, benzersiz cüz-i ihtiyarî: insandaki çok az irade serbestliği (bk. c-z-e; ḫ-y-r) fahr: gurur, övünme hacâlet: utanç hak: doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ) hayr: iyilik (bk. ḫ-y-r) hodbin: bencil, kibirli hüdâbinlik: Allah’ı tanımak istiğfar: af dileme, tevbe (bk. ğ-f-r) | kemâl: mükemmellik, kusursuzluk (bk. k-m-l) küfran: nankörlük (bk. k-f-r) medih: övgü meftun: tutkun, düşkün menşe: kaynak, esas müptelâ: bağımlı, tutulmuş müstehak: layık (bk. ḥ-ḳ-ḳ) nedâmet: pişmanlık nefs-i emmare: insanı daima kötülüğe, yasak zevk ve isteklere teşvik eden duygu (bk. n-f-s) | sille-i tedip: edeplendirme tokadı tabiat: doğa, canlı cansız varlıklar; maddî âlem (bk. ṭ-b-a) tahrip: yıkma, bozma temellük: sahiplenme (bk. m-l-k) tenkis: eksiltme, değerini indirme tevazu: alçakgönüllülük zemm: ayıplama, kötüleme |
şerre merci olmak için yaratılmışsınız. Yani, fâil ve masdar değilsiniz; belki münfail ve mahalsiniz. Yalnız bir tesiriniz var. O da, hayr-ı mutlaktan gelen hayrı güzel bir surette kabul etmemenizden, şerre sebep olmanızdır.
Hem siz birer perde yaratılmışsınız, tâ güzelliği görülmeyen zahirî çirkinlikler size isnad edilip, Zât-ı Mukaddese-i İlâhiyenin tenzihine vesile olasınız. Halbuki, bütün bütün vazife-i fıtratınıza zıt bir suret giymişsiniz. Kabiliyetsizliğinizden hayrı şerre kalb ettiğiniz halde, Hâlıkınızla güya iştirak edersiniz! Demek nefisperest, tabiatperest gayet ahmak, gayet zalimdir.
Hem deme ki, “Ben mazharım. Güzele mazhar ise güzelleşir.” Zira, temessül etmediğinden, mazhar değil, memer olursun.
Hem deme ki, “Halk içinde ben intihap edildim. Bu meyveler benimle gösteriliyor. Demek bir meziyetim var.” Hayır, hâşâ! Belki herkesten evvel sana verildi; çünkü herkesten ziyade sen müflis ve muhtaç ve müteellim olduğundan en evvel senin eline verildi. HAŞİYE-1
Haşiye-1
Hakikaten, ben de bu münazarada Yeni Said nefsini bu derece ilzam ve iskât etmesini çok beğendim ve “Bin bârekâllah” dedim.
bârekâllah: Allah hayırlı ve bereketli kılsın (bk. b-r-k) cihet: yön fâil: işi yapan, özne (bk. f-a-l) firak: ayrılık (bk. f-r-ḳ) güz: sonbahar hakikaten: gerçekten (bk. ḥ-ḳ-ḳ) hakikî: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ) Hâlık: her şeyi yoktan yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ) hâşâ: asla, öyle değil haşin: kırıcı, sert haşiye: dipnot, açıklayıcı not hayr: iyilik (bk. ḫ-y-r) hayr-ı mutlak: tam ve kesin hayır, iyilik (bk. ḫ-y-r; ṭ-l-ḳ) hazin: hüzünlü, acıklı hüsn-ü bilgayr: dolayısıyla güzel (bk. ḥ-s-n) hüsn-ü bizzat: bizzat güzel (bk. ḥ-s-n) hüsün: güzellik (bk. ḥ-s-n) ilzam etme: susturma | intihap edilmek: seçilmek intizam: düzenlilik (bk. n-ẓ-m) iskât etme: susturma isnad: dayandırma (bk. s-n-d) iştirak: ortaklık kâinat: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n) kalb etmek: dönüştürmek mahal: yer, mekan masdar: kaynak mazhar: görünme ve yansıma yeri (bk. ẓ-h-r) memer: geçilecek yer, köprü merci: kaynak meziyet: üstün özellik müflis: iflas etmiş münazara: tartışma (bk. n-ẓ-r) münfail: fiilden etkilenen (bk. f-a-l) muntazam: düzenli (bk. n-ẓ-m) müşevveş: karışık, düzensiz müteellim: acı çeken nebâtât: bitkiler nefisperest: nefsini seven, nefsine tapan (bk. n-f-s) | şer: kötülük tabiatperest: herşeyin tabiatın tesiriyle meydana geldiğini iddia eden, tabiata tapan (bk. ṭ-b-a) tahribat: yıkıp bozmalar tecelliyât-ı celâliye-i Sübhâniye: kusur ve eksiklikten yüce olan Allah’ın haşmet ve büyüklüğünün görünümleri (bk. c-l-y; c-l-l; s-b-ḥ) temessül: yansıma, şekillenme (bk. m-s̱-l) tenzih: noksan ve çirkinliklerden yüce tutma (bk. n-z-h) vazife-i fıtrat: yaratılış görevi (bk. f-ṭ-r) zahirî: görünürdeki (bk. ẓ-h-r) Zât-ı Mukaddese-i İlâhiye: Allah’ın mukaddes zâtı (bk. ḳ-d-s; e-l-h) ziyade: çok, fazla |
KAYNAKLAR
Risale-i Nur Külliyatı, Sözler, On Sekizinci Söz, Birinci Nokta, Söz Basım Yayın Ltd. Şti., Mart 2012, İstanbul.
http://www.erisale.com/#content.tr.1.313
CUMARTESİ DERSLERİ

Üstad Bediüzzaman Said Nursi’nin Risale-i Nur Külliyatı’ından; Sözler, Mektubat, Lem’alar, Şuâlar gibi kitaplarından alınarak her hafta Cumartesi günü Cumartesi Dersleri adı altında yapılan ve YouTube’da yüklenen dersler yer almaktadır.
Ayrıca; http://www.erisale.com/#home adresinde yer alan Risalelerin ekran kaydı yapılmakta ve sitemizde ilgili dersin bulunduğu sayfaya metinler ve sözlük konulmaktadır.
Dersler en son yapılan derslere göre sıralanmaktadır.
CUMARTESİ DERSLERİ
13. 3. On Üçüncü Söz – Birkaç biçare gençlere verilen bir tenbih, bir ders, bir ihtardır
13. 2. On Üçüncü Sözün İkinci Makamı
13.1. On Üçüncü Söz Ders – i İbret
12. 3. On İkinci Söz – Dördüncü Esas
12. 2. On İkinci Söz – İkinci ve Üçüncü Esas
12. 1. On İkinci Söz – Birinci Esas
11. 3. Onbirinci Söz Hakikatin Yüzü 2
10.15. Onuncu Söz Onikinci Hakikat
10.14. Onuncu Söz Onbirinci Hakikat
10.13. Onuncu Söz Onuncu Hakikat
10.12. Onuncu Söz Dokuzuncu Hakikat
10.11. Onuncu Söz Sekizinci Hakikat
10.10. Onuncu Söz Yedinci Hakikat
10.9. Onuncu Söz Altıncı Hakikat
10.8. Onuncu Söz Beşinci Hakikat
10.7. Onuncu Söz Dördüncü Hakikat
10.6. Onuncu Söz Üçüncü Hakikat
10.5. Onuncu Söz İkinci Hakikat
10.4. Onuncu Söz 3. ve 4. İşaret ile 1. Hakikat
10.3. Onuncu Söz Mukaddime İkinci İşaret .
10.2. Onuncu Söz Mukaddime Birinci İşaret
10.1. Onuncu Söz Temsili Hikayecik 1-12. Suretler
9.2. Dokuzuncu Söz Beşinci Nükte
9. 1. Dokuzuncu Söz 1.-4. Nükteler
8. sınıf fen konuları Bediüzzaman CEVAP ANAHTARLARI Cumartesi Dersleri DÜNYA VE EVREN EĞİTİM Eğitim Eğitim Haberleri Eğitim ve Öğretim Fen Bilimleri Fen Bilimleri 8 Fen Bilimleri 8 Yaprak Test Fen Bilimleri 8 Yaprak Testler fen bilimleri 8. sınıf test çöz fiziksel olaylar Kur'an Kur'an-ı Kerim Liselere Geçiş Sistemi (LGS) Madde ve Doğası Madde ve Endüstri Madde ve Endüstri / Madde ve Doğası Matematik On Beşinci Söz On Dokuzuncu Söz On Dokuzuncu Söz – Risalet-i Ahmediyeye dairdir On Dördüncü Söz On Yedinci Söz On Üçüncü Söz Ortaokul Ortaokul Fen Bilimleri 8 Ortaokul Fen Bilimleri 8 Yaprak Test Partilerin Eğitim Programları POSTERLER Risale-i Nur Külliyatı Said Nursi Svenska Sözler SİYASİ PARTİLERİN EĞİTİM PROGRAMLARI Yaprak Test Yaprak Testler YARDIMCI KAYNAK KİTAP ÇALIŞMA YAPRAĞI Üniversiteye Hazırlık Üstad İLKOKUL