Johannes, Ängeln och Sakarias: Svenska – Turkiska Studie

I denna svenska och turkiska studie diskuteras kapitlet om Johannes, Ängeln och Sakarias i Surah Maria.

Bu İsveççe ve Türkçe çalışmada Meryem Suresinde geçen Yahya, Melek ve Zekeriya ile ilgili bölüm ele alınmıştır.

Verserna gavs på svenska först. Sedan visades dess översättning från Google Translate på en blå bakgrund. Slutligen gavs den turkiska översättningen av Koranen som tillhör Turkiets presidentskap för religiösa frågor på en gul bakgrund.

Ayetler önce İsveççe verildi. Ardından, Google Translate’den çevirisi mavi bir arka planda görüntülendi. Son olarak Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı’na ait Kuran-ı Kerim’in Türkçe tercümesi sarı zemin üzerine verildi.

I denna svenska och turkiska studie diskuteras kapitlet om Johannes, Ängeln och Sakarias i Surah Maria. Bu İsveççe ve Türkçe çalışmada Meryem Suresinde geçen Yahya, Melek ve Zekeriya ile ilgili bölüm ele alınmıştır.
Johannes, Ängeln och Sakarias – svenska turkiska studie

Johannes, Ängeln och Sakarias

Yahya, Melek ve Zekeriya

Svenska – Turkiska Studie

I denna svenska och turkiska studie diskuteras kapitlet om Johannes, Ängeln och Sakarias i Surah Maria.

Bu İsveççe ve Türkçe çalışmada Meryem Suresinde geçen Yahya, Melek ve Zekeriya ile ilgili bölüm ele alınmıştır.

Verserna gavs på svenska först. Sedan visades dess översättning från Google Translate på en blå bakgrund. Slutligen gavs den turkiska översättningen av Koranen som tillhör Turkiets presidentskap för religiösa frågor på en gul bakgrund.

Ayetler önce İsveççe verildi. Ardından, Google Translate’den çevirisi mavi bir arka planda görüntülendi. Son olarak Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı’na ait Kuran-ı Kerim’in Türkçe tercümesi sarı zemin üzerine verildi.

Maryam (Maria)

I GUDS, DEN NÅDERIKES, DEN BARMHÄRTIGES NAMN

RAHİM, RAHİM OLAN ALLAH’IN ADINA

Rahmân ve Rahîm olan Allah´ın adıyla

[19:1] Kaf ha ya ayn Saad.

Det finns några bokstäver som kallas “al-hurûfu’l-mukattaa” i början av några av koranens suror, och dessa är en vers från suran där den finns.

Kur’an sûrelerinden bazılarının başında “el-hurûfu’l-mukattaa” denilen birtakım harfler vardır ve bunlar bulunduğu sûreden bir âyettir.

Verser vars betydelser inte är klara kallas mutashabih.

Böyle manası açık olmayan âyetlere “müteşâbih” denir.

Endast Allah känner till den sanna innebörden av mutashabih-versen. Vissa forskare “tolkar” dem.

Müteşâbih olan âyetin gerçek manasını ancak Allah bilir. Bazı âlimler ise onları “tevil” ederler.

[19:2] [Detta är] en berättelse om hur din Herre bevisade Sin tjänare Sakarias Sin nåd.

[Bu,] Rabbinin, kulu Zekeriya’ya rahmetini nasıl gösterdiğinin bir hikayesidir.

 Bu, Rabbinin, Zekeriya kuluna olan merhametinin anılmasıdır.

[19:3] När han i en tyst [innerlig] bön bad till sin Herre,

Sessizce [içten] dua ederken Rabbine dua etti:

Hani o Rabbine gizli bir sesle yalvarmıştı.

[19:4] sade han: “Herre! Min kropp har blivit svag och mitt huvud har vitnat, men aldrig har Du, Herre, låtit mig gå ohörd ifrån Dig.

dedi ki: “Rabbim! Bedenim zayıfladı, başım bembeyaz oldu, ama sen, ya Rabbi, beni Senden habersiz bırakmadın.

O şöyle demişti: “Rabbim! Şüphesiz kemiklerim gevşedi. Saçım sakalım ağardı. Sana yaptığım dualarda (cevapsız bırakılarak) hiç mahrum olmadım.”

[19:5] Jag oroar mig vid tanken på vad mina närmaste och mina medbröder [kan företa sig] när jag är borta. Min hustru har varit ofruktsam. Skänk mig av nåd en [son och] efterföljare,

Gittiğimde en yakınlarım ve en sevdiklerimin ne yapabileceğini düşünerek endişeleniyorum. Karım kısırdı. Bana lütuf ile bir [oğul ve] halef bağışla,

[19:6] som kan bli min arvinge och arvinge till Jakobs hus; och gör honom sådan att Du finner behag i honom!”

benim varisim ve Yakup evinin varisi olabilecek; ve onu öyle kıl ki, ondan zevk alacaksın!”

“Gerçek şu ki ben, benden sonra gelecek akrabalarım(ın isyankâr olmaların)dan korkuyorum. Karım ise kısırdır. Bana kendi tarafından; bana ve Yakub hanedanına varis olacak bir çocuk bağışla ve onu hoşnutluğuna ulaşmış bir kimse kıl!” 

[19:7] [Svaret gavs av änglarna:] ”Hör, Sakarias, det glada budskapet vi ger dig! En son [skall födas åt dig], som skall bära namnet Johannes. ‘Vi har inte gett någon före honom detta namn,’ [säger Gud].”

[Cevap melekler tarafından verildi:] “Ey Zekeriya, sana müjdeliyoruz! Adı John olacak bir oğul [senden doğacak]. ‘Bu ismi ondan önce hiç kimseye vermedik’ [Allah diyor].”

(Allah şöyle dedi:) “Ey Zekeriyya! Haberin olsun ki biz sana Yahya adlı bir oğul müjdeliyoruz. Daha önce onun adını kimseye vermedik.” 

[19:8] [Sakarias] sade: “Herre! Hur skulle jag kunna få en son, när min hustru är ofruktsam och jag är en skröplig och orkeslös åldring?”

[Zekeriya] dedi ki: “Efendim! Karım kısırken ve ben çelimsiz ve çelimsiz bir ihtiyarken benim nasıl oğlum olabilir?”

Zekeriyya, “Rabbim!” “Hanımım kısır ve ben de ihtiyarlığın son noktasına ulaşmış iken, benim nasıl çocuğum olur?” 

[19:9] [Ängeln] svarade: ”Det skall bli [som jag har sagt]. Din Herre säger: ‘Detta är lätt för Mig; Jag har förut skapat dig ur ingenting!’”

[Melek] cevap verdi: “[Dediğim gibi] olacak. Rabbin diyor ki: ‘Bu bana kolaydır; Ben seni daha önce yoktan yarattım!”

٩(Vahiy meleği) dedi ki: “Evet, öyle. (Ancak) Rabbin diyor ki: “Bu bana göre kolaydır. Nitekim daha önce, hiçbir şey değil iken seni de yarattım.

[19:10] [Sakarias] sade: “Herre, ge mig ett tecken!” [Ängeln] svarade: “Det tecken du begär är att du under tre dagar inte skall tala till människor [fastän din tunga är hel].

[Zekeriya] dedi ki, “Rab, bana bir işaret ver!” [Melek] cevap verdi: “Dilediğiniz alâmet, [diliniz bütün olduğu halde] üç gün boyunca insanlarla konuşmamanızdır.

Zekeriyya, “Rabbim, öyleyse bana (çocuğumun olacağına)bir işaret ver”, dedi.  Allah da, “Senin işaretin, sapasağlam olduğun halde insanlarla (üç gün) üç gece konuşamamandır” dedi. 

[19:11] Och han gick ut ur helgedomen till sitt folk och tecknade åt dem att de morgon och afton skulle lovprisa Gud.

Ve mukaddes yerden kavmine çıktı ve onlara o sabah ve akşam Allah’a hamd etmelerini emretti.

Derken Zekeriya ibadet yerinden halkının karşısına çıktı. (Konuşmak istedi, konuşamadı) ve onlara “Sabah akşam Allah’ı tespih edin” diye işaret etti. 

[19:12] [När sonen fötts och växt upp, sade Vi:] “Johannes! Håll med kraft fast vid [Vår] Skrift!” – Och Vi skänkte honom visdom [redan] i hans tidiga ungdom

[Oğul doğup büyüdüğünde, dedik ki:] “Yahya! [Bizim] Kitabımıza sımsıkı sarılın!” – Ve biz ona gençliğinde [zaten] hikmet verdik.

[19:13] och, som Vår särskilda gåva, ett ömt sinne och [viljan till] renhet, och han fruktade Gud

ve özel hediyemiz olarak, hassas bir zihin ve saflık [iradesi] ve Tanrı’dan korktu.

[19:14] och var en god [son] tillgiven sina föräldrar och visade sig aldrig övermodig eller trotsig.

ve ailesine bağlı iyi bir [oğul] ve kendini asla küstah veya meydan okuyan göstermedi.

[När sonen fötts och växt upp, sade Vi:] “Johannes! Håll med kraft fast vid [Vår] Skrift!” – Och Vi skänkte honom visdom [redan] i hans tidiga ungdom och, som Vår särskilda gåva, ett ömt sinne och [viljan till] renhet, och han fruktade Gud och var en god [son] tillgiven sina föräldrar och visade sig aldrig övermodig eller trotsig.

[Oğul doğup büyüdüğünde, dedik ki:] “Yahya! [Bizim] Kitabımıza sımsıkı sarılın!” – Ve biz ona gençliğinde [zaten] hikmet ve özel hediyemiz olarak yumuşak bir akıl ve temizlik [iradesi] verdik ve Allah’tan korktu ve ana-babasına bağlı iyi bir [evlat] oldu ve kendini asla göstermedi kibirli veya meydan okuyan.

(Yahya dünyaya gelip büyüyünce onu peygamber yaptık ve kendisine) “Ey Yahya kitaba sımsıkı sarıl” dedik. Biz ona daha çocuk iken hikmet ve katımızdan kalp yumuşaklığı ve ruh temizliği vermiştik. O, Allah’tan sakınan, anne babasına iyi davranan bir kimse idi. İsyancı bir zorba değildi.

[19:15] [Guds] fred var med honom den dag han föddes och skall vara med honom den dag han dör och den dag då han skall uppväckas från de döda.

[Allah’ın] selâmı, doğduğu gün onunla idi ve öleceği gün ve diriltileceği gün de onunla olacaktır.

Doğduğu gün, öleceği gün ve diriltileceği gün ona selam olsun!

KAYNAK:

https://www.koranensbudskap.se/translations.aspx?chapterID=19&langID=1

https://kuran.diyanet.gov.tr/mushaf/kuran-meal-1/meryem-suresi-19/ayet-1/diyanet-isleri-baskanligi-meali-1

“Johannes, Ängeln och Sakarias: Svenska – Turkiska Studie” için bir yanıt

Feel free to comment. Yorum yapmaktan çekinmeyin.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.